Enfekte olarak çürüyen dişin içerisinde bulunan duyu sinirinin çıkarılması ve yerine kalıcı materyallerin uygulanması tedavisine kanal tedavisi denir. Duyu sinirinin temel görevi sıcak, soğuk ve ağrı algısı yapmaktır. Bu görevin dışında herhangi bir fonksiyonu bulunmaz. Ancak dişte meydana gelen iltihaplanma sonucunda kişinin ağrı hissetmesine neden olur.
Halk arasında kanal tedavisi ile ilgili yanlış bilinen bir husus vardır. Dişin içerisindeki sinir çıkartıldığı için bir süre sonra dişin tamamen kaybedileceği söylenir. Duyu siniri dişin kökü ile ilgili bir durum değildir. Bu nedenle tedavi olmaktan kesinlikle korkmamalı ve doktorunuz tavsiye ettiği sürece bu tedaviyi olmalısınız.
Diş ağrısı sosyal ve iş yaşamını büyük ölçüde olumsuz etkiler. İlerleyen iltihaplanma ve çürük vakalarında lösemi gibi ciddi hastalıklar ortaya çıkabilir. Bu nedenle diş çürüklerine mutlaka erken dönemde müdahale edilmelidir. Bu tedavi tekniğinde duyu siniri olarak görev yapan sinirin alınması esasına dayanır.
Çürük ve iltihap sonucunda duyu siniri beyin hücrelerine ağrı sinyali gönderir. Bu sinyal sonucunda şiddetli ve yaşamı olumsuz etkileyen ağrılar meydana gelir. Diş ağrısını yok etmek ve iltihaplanmayı engellemek için tedavi edilir. Hastanın yaşam kalitesini artırmak ve dişlerin tamamen kaybolmasını engellemek için uygulanması gereken bir tedavidir.
İşlem öncesinde lokal anestezi uygulanır. Çürümüş dişin sinirinin öldüğü düşünülerek anesteziye gerek duyulmayabilir. Ancak hastanın rahatlaması için ilk adım olarak mutlaka uygulanmalıdır. Anestezi sonrasında kök sinirine erişmek için diş etrafı oyulur. Bu alanda tükürük ve sıvı birikmesini engellemek için dişin etrafı plastik ile çevrilir. Açılan delikten diş köküne inilir. Bu alandaki çürümüş dokular, sinirler ve enfeksiyonlu tüm dokular çıkartılır. Kanal törpüleri kullanılarak uygulanan temizlik işlemi enfeksiyon tamamen çıkartılana kadar uygulanmalıdır. Dişin pulpası komple çıkartılmalıdır. Hastanın ağrısının azaltılması için açılan boşluğun tam anlamı ile temizlenmesi gerekir.
Diş hekimlerine belirli şikayetler ile gelen hastalara kanal tedavisi uygulanır. Bu tedavi tekniğinin tercih edildiği durumları sıralarsak;
Sıraladığımız bu durumlardan herhangi birini yaşıyorsanız tedavi için diş hekimine başvurmalısınız. Aksi halde diş ve damak kayıplarına neden olabilecek sağlık sorunları ortaya çıkar.
Tedavi süresi hastaya göre değişiklik gösterir. Her hastanın diş yapısı ve dişindeki enfeksiyon derecesi aynı değildir. Tedavi süresinin belirlenmesinde etkili olan kriterler, dişteki kök sayısı, kök kanallarındaki enfeksiyon ve ağrının derecesine göre değişir. Genel olarak bakıldığında ortalama 90 dakika sürer. Bu sürenin içerisinde anestezi işlemi de vardır. Bazı vakalarda tedavi aynı gün yapılmamalıdır. İlk önce kanal temizliği yapılır. Farklı bir güne randevu verilir. Bu süre zarfında diş kökünde tekrar enfekte olmaması için boşluğa dolgu uygulaması yapılır. Tedavi tamamen yapılana kadar bu alan korunmalıdır. Yeme ve içme sırasında dolgu üzerine baskı uygulanmamalıdır.
Diş çürümesinin fazla olduğu hastalarda diş restorasyonu gerekebilir. Böyle durumlarda işlem öncesinde hastaya detaylı bilgi verilir. Yapılması gereken ve planlanan tedaviler anlatılır. Dişin fonksiyonu ve estetiği tam anlamı ile oluşturuluncaya kadar kanal tedavisi sürdürülür. Kombine tedaviler her hasta için geçerli değildir.
Hastaların dişlerinde var olan çürük ve iltihaplanma ağrıya neden olur. Kanal uygulamasının çok ağrılı bir işlem olduğu düşünülmektedir. Ancak bu tedavi tekniği de dolgu işlemi gibi ağrısız ve anestezi eşliğinde yapılır. İşlem sonrasında ilk 2 gün iltihaplanmanın olduğu alanda hassasiyet oluşması normaldir. Hafif dozda ağrı kesiciler kullanarak bu ağrıyı giderebilirsiniz. Tedavi sırasında isse lokal anestezi kullanıldığı için ağrı hissi oluşmaz.
Genellikle kanal tedavisi sonrasında iyileşme süresini kısaltmak ve komplikasyon gelişimini engellemek için dikkat edilmesi gereken bazı noktalar vardır. İşlem sonrası düzenli günde en az 1defa diş ipi kullanılmalıdır. Dişlere yapışan ve şeker oranı yüksek yiyecekler tüketilmemelidir. Günde 3 defa en az 2 dakika doğru teknik ile diş fırçalama işlemi uygulanmalıdır. Doktorun reçete ettiği ağrı kesici ilaçlar ve sprey düzenli kullanılmalıdır. İlk 1 hafta sıcak ve soğuk içecekler dikkatli tüketilmelidir. Alkol ve sigara gibi iyileşme sürecini olumsuz etkileyecek maddeler kullanılmamalıdır.
Köprü ve implant tedavileri kanal tedavisi tekniğine alternatif tedavilerdir. Diş tedavilerinin temelinde kişinin kendi dişinin korunması vardır. Mümkün olduğu sürece kişinin kendi dişine dokunulmaz. Kanal tekniğinin başarı oranı %95’ tir. Kök kanalına uygun malzeme konularak sabit hale getirilen dişler ömür boyu sorunsuz bir şekilde kullanılabilir. Bu sayede hem konuşma hem de çiğneme fonksiyonu korunur.
Diş ve diş eti hastalıklarının önlenmesinin en etkili ve ilk yolu ağız içi hijyenine dikkat etmektir. Dişler yemekten sonra günde 3 defa doğru teknik ile fırçalanmalıdır. Ağız içi hijyeninin tam anlamı ile uygulanmasının yöntemi yanak içi ve dil temizliğinin de yapılmasıdır. Bakteriler ağız içerisinde birikir ve çoğalır. Bu nedenle diş köklerini temizlemek için dil ve yanak içi temizliğini doğru yapmak önemlidir. Diş hekimine düzenli olarak kontrole gidilmelidir. İlk 2 sene 6 aylık periyotlar ile görüntüleme teknikleri kullanılarak muayene önerilir.
Görüntüleme teknikleri doğru ve tam teşhis için gereklidir. Dişlerin görünen ve görünmeyen yüzeylerinde var olan çürükler tespit edilir. Diş macunu ağız içinde bulunan bakterilerin etkisiz hale getirilmesi için tek başına yeterli değildir. Bu nedenle ağız çalkalama suyu kullanılabilir. Alkol ve sigara gibi maddelerin uzun süre sık sık kullanılması, şeker oranı yüksek yiyeceklerin sık tüketilmesi, çay ve kahve gibi diş rengini bozan ve diş minesine zarar veren içeceklerin tercih edilmesi, dişlerin düzenli temizlenmemesi ve yanlış diş fırçalama tekniklerinin kullanılması diş ve diş eti hastalıklarının başlıca nedenleridir.
Sıraladığımız durumların dışında genetik olarak diş hastalıkları da gelişebilir. Genetik problemleri olan kişilere daha farklı teknikler uygulanır. Ancak çürüklerin erken dönemde fark edilmesi ile birlikte kanal tedavisi bu kişilere de yapılabilir.
Tedavi öncesinde hastaların bilmesi ve dikkat etmesi gereken bazı hususlar vardır. Seans arasında sert ve kabuklu yiyecekler tüketilmemelidir. Seans arasında herhangi bir yiyecek ve içecek alınmamalıdır. Tedavi öncesinde doktorunuza danışarak neler yapıp yapmamanız gerektiğini sorabilirsiniz. Diş ağrısı çeken ve dişinde iltihaplanma olan tüm hastalar kanal için uygun olmayabilir. Kimlere kanal tedavisinin yapılıp yapılmayacağına uzman diş hekimi gerekli kontrolleri yaptıktan sonra karar verir. Halk arasında bu tedavi tekniği ile ilgili bilinen en önemli yanlış sinirlerin alındıktan sonra dişin tamamen kaybedileceğidir. Dolayısıyla; kanal tedavisi kişinin kendi dişini ömür boyu kullanması amacı ile uygulandığından bu bilgi tamamen yanlıştır.
Kanal tedavisi aşamaları hakkında ayrıntılı bilgi için’ kanal tedavisi nasıl yapılır ‘ videomuzu izleyin.